Rehberlik 2


OLUMLU DİSİPLİN YÖNTEMLERİ

GÖZ ARDI- TAKDİR

Dikkatimizi sadece çocuğun yapmaması gereken davranışları üzerine yöneltmek yerine özellikle olumlu, beklenir ve istenir davranışları yöneltmektir. İstenmeyen davranışlara hemen tepki göstermek yerine, istenir, beklenir, davranışlarına hemen tepki göstermektir.

Çocuğun olumsuz davranışlarını (eğer kendisine ve çevresine zarar vermiyorsa)göz ardı etmek, her şeye sürekli kızmamak, ancak olumlusunu yaptığı anda teşvik etmek.

Saçı dağınıkken göz ardı etmek, taradığı zaman takdir etmek.

TEŞVİK ÖVGÜ

Teşvik, çocukların kendi kişiliklerini ortaya koyma konusunda yeteri kadar iyi olduklarını ifade eden bir çeşit sevgi biçimidir. Teşvik sayesinde çocuklarınıza, hataların öğrenme yolunda elde edilen fırsatlar ve insanı utandıran değil olgunlaştıran araçlar olarak görmelerini sağlarsınız.”Odanın toplanmasında yardım ister misin? Ödevlerini tamamlamak için çok çaba sarf ediyorsun.”ifadeleri teşvike örnektir.

Övgü ise çocuğun davranışının ya da başarılarının olumlu değerlendirmesini içeren sözlü mesajlardır.”Hiç yaramazlık yapmadın, Gün geçtikçe daha hızlı okuyorsun, Ödevlerini daha iyi yapıyorsun.”övgü cümlelerine örnektir.

TEŞVİK VE ÖVGÜDE DİKKAT EDİLECEK NOKTALAR

*Övgü ve takdir, çocuğun kişiliğine değil de çabasına, becerilerine, yani davranışına veya neticelerine ilişkin olmalıdır.

Örneğin: Emre oynadıktan sonra odasını topladı.

Anne: Odan o kadar dağınıktı ki bu kadar kısa sürede topladığına inanamıyorum.

Emre: Kitaplarımı rafa dizdim, şimdi istediğim kitabı rahatça bulabiliyorum.

Anne: Odan bayağı büyüdü ve çalışma masanda yer açıldı.

Burada, anne çocuğun kişiliğine ilişkin hiçbir övgü sarf etmeden, çabasını ve neticelerini gördüğünü, fark ettiğini ve takdir ettiğini belirtti. Bunun yerine, anne ”Sen ne tertipli bir çocuksun.”gibi Emre’nin kişiliğini niteleye bir övgüde bulunsaydı, Emre şimdiye kadar bu şekilde odasını toplayamadığı için bu övgüyü hak etmediğini düşünecek, annesinin övgüsünün ne derece samimi olduğundan şüphe edebilecek, hatta annesinin kendisine bazı işler yaptırmak için dolaylı bir yol seçtiği konusunda şüpheye düşebilecekti. Aynı şekilde,”sen çok uslu bir çocuksun” gibi nitelik ve sıfatlar çocuğu uslu algısıyla çerçevelediğinden, çocuğun hareket özgürlüğünü kısıtlar. Çocuğu uslu rolünü oynamaya yöneltir veya çocuğu içindeki yaramazlık düşüncesini gizli yapmaya yöneltir.

*Tanınmış çocuk psikologu Dr.Ginott övgü için:”Övgü penisilin gibidir, gelişi güzel kullanılmamalıdır. Ağır ilaçların kullanılmasında gözetilmesi gereken önlemler vardır. Bunlar duygusal ilaçların kullanılmasında da gözetilir.”der. Dolayısıyla, övgünün kullanma kuralları, takdir sözlerinin çocuğun kişiliğinden çok gayret, çaba, davranış ve başarılarına ve neticelerine yönelik olması dikkat edilmesi gereken bir nüanstır.

*Tanımlayıcı kelimeler kullanın. Örneğin okuma yazmayı yeni öğrenmeye başlayan çocuğunuz, sizin şu söyleminize inanacak ve mutlu olacaktır.”B harfinin arkasını düzgün çizdin ve harfin büyüklüğü satıra tam oturdu, ne büyük ne küçük.”Sizin bu yorumunuzdan sonra çocuk yaptığı B harfini inceleyecektir. Fakat ”Dünyanın en güzel B harfini yazdın” dediğinizde, bu yorumdan neyi kastettiğinizi anlayamadığı için diğeri kadar yararlanamayacaktır.

*Övgü içten olmalıdır. Övülen kişi bunun içten olup olmadığını anlar.

*Övgü daima çocukta olumlu bir duygu bırakmalıdır. Övgünüzü bozucu bir şekilde sona erdirmeyin. Örneğin çocuğunuza,”Bu gün birlikte çalışmak çok keyifliydi. Başka bir şeyle ilgilenmedin ve çok hızlı bitirdin. Bunu hep yapsan, akşamlarımız bu kadar karışık olmaz. Fakat genellikle sorumsuz davranıyorsun” Övgü iyi başladı, fakat arkasından gelen yorumlar olumsuza dönüştü ve olumlu duygular yok oldu.

*Yeni bir davranış henüz başladıysa hemen takdir edin. Yeni gelişen, olumlu bir davranış için anında geribildirim vermek doğrudur. Sonradan davranış bir alışkanlık hainle geldiğinde, yavaş yavaş övgüyü azaltabilirsiniz. Arada sırada, devam eden çabayı takdir edin.”her gün nereye gittiğini söylemeyi unutmadığın için teşekkür ederim.”

Şimdi diyeceksiniz ki, hiç olumsuz davranışları düzeltmeyecek miyim? İkaz edemeyecek miyim? Tabii ki edeceği, ama sadece olumsuz davranışlara yönelik tepkiler, sürekli ikazlar, neticede annenin dırdır olmasına, çocuğun bir süre sonra duyarsızlık geliştirip uyarıları duymamasına, bıkkınlık, kızgınlık tepkilerinden dolayı söz dinlememesine neden olur. Kademeli yaklaşımlar ve olumlu tepkilerle davranışları pekiştirilen çocuklar, olumsuz davranışlarına ikaz ve uyarıları da daha iyi duymaya yöneliktir.


 
 
Image Hosted by ImageShack.us
 
 
 

DUYURU PANOSU

---SEVGİ ÇİÇEKLERİ---
**************
SEVGİ ÇİÇEKLERİ SINIF GAZETEMİZİN 6. SAYISI ÇIKMIŞTIR.
************** AYFER TURAL - SINIF ÖĞRETMENİ
**************
---SEVGİ ÇİÇEKLERİ---

 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol